Karizmatik Lider Figürü Menderes

Türk siyasi tarihinde Menderes güçlü ve karizmatik lider kişiliği ile öne çıkmıştır. Onun iyi  hatip ve polemikçi yönü de siyaset kulvarında  önemli özelliklerinden birisi olmuştur.

Siyasete Serbest Cumhuriyet Fırkası ile başlayan Menderes, bu parti kapatılınca CHP'ye geçti.  İşte bu noktada geleceğin karizmatik başbakanını işaret eden bir gelişme yaşandı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk, Menderesle ilk tanışmasında ondan ve fikirlerinden etkilenecektir.  Öyle ki Menderes'in Aydın ilinden milletvekili seçilmesini bizzat Atatürk istemiştir. Zira  onun gösterdiği bu lider yakın gelecekte Türk siyasi hayatına damgasını vuracaktır.

1946 tarihinde Dörtlü Takrir ile mensubu olduğu CHP'den ayrılan Menderes, Bayar, Köprülü ve Koraltan Demokrat Parti’yi kurdular. Çok partili hayata geçildikten sonra siyaset cenahı hareketlendi. Siyasete yeni bir ruh geldi.  En önemlisi de Türk halkı karizmatik duruşu, beyefendi tavrı ve güçlü hatip özellikleri ile Menderes ismini duymaya başladı. 

14 Mayıs 1950 seçimleri sonunda “ Yeter Söz Milletindir” sloganı ile Demokrat Parti tek başına iktidara gelerek Türk milletinin teveccühünü kazanmıştır.  Cumhurbaşkanı seçilen Celal Bayar, Menderes’i Başvekili yaptı.

1950- 1960 yılları arasında ülkeyi yöneten Menderes girdiği tüm seçimlerde halkın %50’nin oyunu almayı başardı. Göreve geldiği ilk günden itibaren Türkiye’nin kalkınması için mücadele veren Menderes, iç ve dış politikada ülkenin saygın bir noktaya ulaşmasını sağlamıştır.  Tarımda modern üretim metodu ile önemli bir ivme kazanan Türkiye alt yapı hizmetlerinde de önemli projelere imza  atmıştır. Ticaret, sanayi ve hizmet sektöründe Türk ekonomisi olumlu yönde ilerlemeler sağlayacaktır. İç politikada güçlenen Menderes Donemi Türkiye’si uluslarası politikada Kore’ye asker göndererek dünya barışına katkı sağladığı gibi NATO’ya dahil olarak bölgede istikrarın sağlanmasında etkili olmuştur.  Balkan Paktı ve Bağdat Paktı'nda aktif rol alan Türkiye, Ankara merkezli CENTO'nun önemli aktörlerinden birisi olmuştur. Kıbrıs meselesinde taksim planını savunan Menderes, 1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları ile adadaki Türklerin garantörlük haklarının resmen alınmasını sağlamıştır.

Turkiye’de 1957 seçimlerinden sonra Menderes iktidarını hazmedemeyen kesimler iktidarı yıpratma operasyonuna girişmişti.  Özellikle ordunun içinde yer alan cunta, istihbaratı da kontrol ederek Menderes yönetimi aleyhine her türlü eylemleri organize edecektir.

1960 yılında başta Yeşilhisar olayları olmak üzere 555 K Olayları ve Harbiyelerin yürüyüşü darbe ile meşru hükumetin devredilmesine neden olacaktır.

Milletin iradesi ile seçilen Menderes iktidarı 27 Mayıs 1960 tarihinde   silahlı dikta rejimi ile devrildi.  Hukuksuzluğun hukuk olduğu Yassıada yargılamaları ile tarihe kara bir leke olarak yazılacak kararlar Türk milletinin vicdanı sızlatmıştır. Üstelik üç defa yapılan  demokratik seçimde milletin büyük teveccühünü kazanan Menderes’in anayasayı ihlal ve vatan hainliği yaftası !!! ile yargılanıp İmralı adasında idam edilmesi demokrasi ve insanlık ayıbı olarak kayda geçmiştir

Demokrasi mücadelesinde milleti için mücadele eden Menderes'i ölümünün 61.yıldönümünde  saygı ve hürmetle anıyoruz.